Ömrümüzün her anında, nefes alıp verirken bile kendi iç
dünyamızla baş başayız.
Doğarken ilk çığlığımız bize aittir,
Ölürken son nefesimizi yine yalnızca biz duyarız.
Kalabalıkların en gürültülü yerinde bile içimizde bir oda vardır
Ki kapısı dışarıya hiç açılmaz.
Kimsenin ayak basmadığı, kimsenin dokunamadığı bir oda.
Hani bazen en kalabalık masada bir saniyeliğine sesler uzaklaşır,
Kahkahalar bir tülün ardına çekilir ve sen pencerenin ötesindeki
boşluğa dalarsın…
İşte o an, o odadasındır.
Zaman orada durur; ne geçmiş uğrar, ne gelecek kapıyı çalar.
Sadece sen ve seninle birlikte büyüyen sessizlik.
Hayat bazen avuç avuç verir…
Bir gülüş, bir bakış, bir elin sıcaklığı…
Ama vermediklerinin açtığı boşluklar daha derin, daha kalıcı
olur.
Kalbimizde yarım kalmış cümleler, zihnimizde solmayan gölgeler…
Alamadığımız kucaklaşmalar, söylenememiş “seni anlıyorum”lar,
bir türlü ulaşmayan o son telefon…
Verilen hediyeler kadar, verilmeyenlerin ağırlığını da taşırız
sırtımızda.
Bazen dünya genişler, gökyüzü içimize sığar, bazen daralır, dört
duvar üstümüze yürür.
İçimiz boşalır, sonra yine taşar.
Bu iniş çıkışlarda hem güçleniriz hem de kemiklerimiz yorulur.
Ama ne kadar düşersek düşelim, içimizde bir fısıltı eksik olmaz
“DAYAN”
İnsanlığın en eski sırrı budur belki de!
En karanlık gecede bile içimizde bir kıvılcım yanar.
Kısılır, titrer, rüzgarda eğilir ama sönmez.
O kıvılcım, çocukluğumuzda birinin adımızı sevgiyle söyleyişinde
doğmuştur bir kere,
Ondan sonra ne fırtına, ne kül, ne uzun yıllar onu tamamen
örtebilir.
Yalnızlık zordur.
Kendi iç sesiyle yüzleşmek daha da zor.
Ama her zorluk bir kapı aralar.
Sessizliğin içinde bir bilgelik, kırgınlığın içinde bir olgunluk
büyür.
Belki de o oda, gürültüden kaçtığımız yer değil, gürültü sustuğunda
nihayet kendimizle tanıştığımız yerdir.
Ve sen…
Kalbinde hem çatlaklar hem de mucizevi bir direnç taşıyan sen…
Ne kadar eksildiğini düşünsen de, ne kadar “artık bitti” desen
de,
Bil ki o küçük kıvılcım hala yanıyor.
Çünkü sen,
İnsanlığın ortak hikâyesinin bir parçasısın.
Kırgınlığın da, gücün de milyonlarca kalpte aynı anda atıyor.
Hiçbir zaman gerçekten yalnız değilsin.
O kapısı kilitli oda var ya, evrenin en kalabalık yeri olabilir
!
Çünkü orada, tüm insanlık seninle birlikte nefes alıyor.🖤
Peki ya sizin kapısı kilitli odanızda neler yankılanıyor?
Yorumlarda paylaşır mısınız?

Yorum Gönder